T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
KOCAELİ / GÖLCÜK - Yazlık Tabosan Ortaokulu

ETWiNNiNG

Şbt

DÜNYA GÜVENLİ İNTERNET GÜNÜ

Çocuk ve gençlerin interneti belirli bir sorumluluk dâhilinde güvenle kullanmalarını destelemek ve onları internetin yasadışı ve zararlı içeriklerinden korumak amacıyla 1999 yılında Avrupa Birliği Komisyonu bünyesinde oluşturulan Güvenli İnternet Programı kapsamında 2004 yılında INSAFE (European Safer Internet Network) ağı kurulmuştur. İnternetin bilinçli ve güvenli kullanımı çerçevesinde bilinçlendirme faaliyetlerine öncülük etmesi için kurulan INSAFE bugün Avrupa'daki Güvenli İnternet Merkezlerinin koordinasyonunu sağlayan bir ağdır.

 

INSAFE ağı tarafından her yılın Şubat ayında organize edilen Güvenli İnternet Günü (GİG) 2004 yılından bu yana düzenlenmekte olup, bu sene dünyada yaklaşık 150 ülkede kutlanacaktır. Ülkemizde, Güvenli İnternet Günü etkinlikleri ilk olarak 2010 yılında gerçekleştirilmeye başlanmıştır. Bu yılki Güvenli İnternet Günü de tüm dünyada ve Türkiye'de10-11 Şubat 2020 tarihlerinde kutlanacaktır.

 

 

Günümüzde internet sosyal hayatın bir parçası olarak hayatımıza birçok faydalar ve yenilikler getirmiştir. Getirdiği faydaların ve kolaylıkların yanı sıra, internetin bilinçsiz kullanımı bireysel ve toplumsal hayata yönelik tehditler de barındırmaktadır. 

Güvenli İnternet Günü, küresel bir yaklaşımla, herkesi bir araya getirmeye ve herkesi bu konuda rol almaya teşvik etmektedir.Bunu yapmanın birçok yolu vardır:

  1. Çocuklar ve gençler, internette diğer insanlara nazik ve saygılı davranarak, kendi ve başkalarının itibarlarını koruyarak, pozitif fırsatlar arayarak daha iyi bir internet oluşturmaya yardımcı olabilirler.
  2. Ebeveynler ve bakıcılar, çocuklarıyla açık bir diyalog geliştirerek, teknolojiyi güvenli ve pozitif bir şekilde kullanmaları konusunda onları eğiterek ve dijital bir rol model olarak; çocuklarını teknolojiyi sorumlu, saygılı, eleştirel ve yaratıcı bir şekilde kullanma konusunda destekleyebilirler.
  3. Öğretmenler, eğitimciler ve sosyal hizmet uzmanları, öğrencilerini dijital okuryazarlık becerileriyle donatarak ve eleştirel düşünme becerilerini geliştirerek daha iyi bir internet ortamına katkı sunabilirler. Onları, kendi içeriklerini oluşturma ve çevrimiçi ortamda olumlu seçimler yapma konularında cesaretlendirebilirler ve öğrencileri için çevrimiçi davranış konusunda rol modeli olabilirler.
  4. Sektör, çevrimiçi ortamda pozitif içerik ve güvenli hizmetler oluşturarak ve bunları geliştirerek daha iyi bir internet oluşturmaya yardımcı olabilirler. Açık güvenlik tavsiyeleri ve kolay kullanılabilir bir dizi güvenlik araçları sağlayarak kullanıcıları her konuda başvuru yapabilmeleri ve bir yanlış durumunda desteğe erişimleri için cesaretlendirebilirler.
  5. Karar vericiler, yukarıdaki hususların çalışabileceği ve gelişebileceği kültürü sağlamaya yönelik adımlar atabilirler. Örneğin, çocuklar ve gençlerin çevrimiçi güvenliği öğrenmesi için müfredatta fırsatların sağlanması, ebeveynlerin ve bakıcıların ihtiyaç duydukları bilgiye ve destek kaynaklarına erişime sahip olmalarının sağlanması ve sektörün içerik ve hizmetlerinde kendi kendini kontrole teşvik edilmesi faydalı olacaktır. Dijital dünya için etkili çocuk koruma stratejileri ile çocuklar ve gençlerin güvenliği ve esenliği sağlanabilir.
  6. Herkes, çevrimiçi ortamda pozitif fark yaratmaktan sorumludur. Hepimiz, başkalarına karşı nazik, saygılı davranarak ve bağlantı kurma konusunda olumlu fırsatlar arayarak pozitifliği destekleyebiliriz. Uygunsuz ya da yasa dışı içerikleri veya davranışları ihbar ederek negatifliğe tepkide bulunabiliriz.                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               Kaynak: https://www.gig.org.tr/index.php                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                   Okulumuzda ''Dünya Güvenli İnternet Günü'' ile ilgili yapılan çalışmalar görselleştirilerek aşağıda sunulmuştur.                

Şbt

Ailemle Okuyorum Projesi'ne anlamlı destek! Kızlarını küçük yaşta depremde kaybeden aile, minik yüreklere dokundu. Ana sınıfımıza, yüreklerde yaşayan minik kızlarının adına kitaplık oluşturdular.

 

             eTwinnig Ailemle Okuyorum Projesi kapsamında çıktığımız bu yolda ailenin önemini ve okumanın önemini bütünleştirdik. Yolculuğumuzun bize kattıkları yolumuzun ne kadar değerli olduğunu her an hissettirdi. 

 

             Aile kan bağıyla olan bağlılık olsa da bazen hayatın sizi karşılaştırdığı kişilerle de aile bağlılığınız olur. Hande'm kan bağım olmasa da benim kızım, yavrumdu. Gençlik çağımda hayatıma neşe, mutluluk,sevgi kattı. 99 Marmara depreminde hayatımızdan ayrıldı. Güzel kızımı rahmetle anıyorum.

   

             Hande'min babası Kocaeli Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bülent Oruç ve annesi Yasemin Oruç güzel kızları Hande'nin anısına projemiz vasıtasıyla sınıfımızın kitap merkezini yaptılar. Hande'm bu dünyadaki yolculuğuna son verse de bizim yüreklerimizde her daim yaşadı ve yaşayacak. Nur yüzlü kızımın anısına ''Handenin kitaplığı'' köşesini oluşturduk. Karne günümüzde Bülent Oruç sınıfımızı ziyaret etti; miniklerimizle sohbetler etti, karne heyecanlarını paylaştı.

 

             Rahmetli Hande'min babası Bülent Oruç ve annesi Yasemin Oruç'a desteklerinden dolayı teşekkür ediyorum.


SERAY DEMİR

ANASINIFI A ŞUBESİ

Şbt

Anasınıfı A şubesi ile eTwinning Masallarla Orff Projesi'ni uyguluyoruz.

Müzik evrenseldir. Müziğin
dili dünyadaki bütün insanlarda farklı duygular hissettiriyor olsa da ruhuna
dokunur. İnsan anne karnındayken annenin organlarının ritmi ile yaşar. Kan
dolaşımı, bağırsak ve mide sesleri hem ilk hem de en çok duyduğu seslerdir.
Bebek annesinin kalp atışı ile ilk ritm duygusunu yaşar ve bu ritm duygusu ile
dünyaya gelir. Ritm, yaşamı süresince insanın
konuşmasında yürüyüşünde kalp atışında doğası gereği vardır.

   Müzik, konuşma ve dans, insanın kendini
ifade etme araçlarıdır. Kaç yaşında olursa olsun çocuğundan yaşlısına,
sağlıklısından engellisine herkesin sanatsal olarak ifade etme gücü vardır. Bundan
yola çıkarak Alman besteci Carl Orff ve dansçı Gunild Keetman geliştirdikleri
orff – schulwerk yaklaşımının temellerini 1930 yılında atmış. Münih'te okul
kurarak gelişimlerini sürdürmüşlerdir. 

   Orff; ritim içinde, vücut sesi, jestler
vurgulanarak insan sesi ile her ölçüyü Orff'un çalgılarıyla, o anki doğaçlamaya
şekil veren öğe olarak, ritmi tekrarlamak suretiyle doğmuştur. Orff
yaklaşımında beynin sağ ve sol tarafı birlikte kullanıldığı için öğrenme kalıcıdır.Orff yaklaşımı çocukta sahip olduğu bu potansiyeli bulup
ortaya çıkarmayı hedefler. Orff için sonuç değil, süreç önemlidir. Eğitimin
temelinde müzik ve ritim yer alsa da eğitimine müzik ve enstrüman ile devam
etmesi gerekmiyor. Ritm, müzik, dans, beden perküsyonu ile eğlenceli öğrenme
ortamları oluşur.

   Masallarla Orff
Projesi ile çıktığımız bu yolda çocuklarımızın bağımsız karar verme
becerilerini, sorumluluk bilincini, toplulukla hareket etmelerini geliştiriyoruz.
Etkinliklerimizde ritm, ısınma çalışmaları yaparak başlıyor. Her ay farklı bir
masalla programa entegre ettiğimiz bütünleştirilmiş planlar hazırlıyor ve
uyguluyoruz. Etkinliklerimizde çocukların düşüncelerini alarak karar verme
becerilerini destekliyoruz. Çocuklarımızın beden perküsyonu ile ritmi
uygulayarak süreçte aktif rol oynamaları sağlıyoruz. Ritim, müzik, dans ve oyunla
eğlenceli vakit geçiriyoruz.

Ekim 2019 itibari ile başladığımız projemizde çocuklarımızla eğlenceli vakit geçirerek adım adım gelişimlerinde ilerlemeleri gözlemledik. Yolumuza eğlenerek devam ediyoruz.

Şbt

Anasınıfı A şubesi çocuklarımız ve aileleri ile eTwinning Ailemle Okuyorum Projesi uyguluyoruz. Proje sayesinde miniklerimiz kitap okuma alışkanlıklarının temellerini atıyor, hayal güçleri gelişiyor. Ailelerimiz ve çocuklarımız kaliteli zaman geçiriyor.

Kitap okumak dünyanın
farklı yönlerini, farklı bakış açılarıyla görmemizi sağlar. Kimi zaman bilgi
edinirken kimi zaman hayal gücümüzü geliştirir.

   Ailemle Okuyorum projesi ile çocukların yaş,
ilgi ve dikkat seviyelerine uygun kitaplar seçiyoruz. Haftanın belli günlerinde
çocuklarımız seçtiği kitapları eve götürüyorlar, aile üyelerinden biri kitabı
okuyup ertesi gün çocuğumuz sınıftaki başka bir kitapla değiştirerek sürece devam
ediyor. Böylece hem sorumluluk bilinci yerleşecek hem de çocuk yeni bir
kitap ile tanışma şansını yakalayacaktır.Ve en önemlisi ailesi ile kaliteli
zaman geçirmiş olacaktır. 

   Projemiz ile çocuklarda okuma alışkanlığının
temellerini atmaya başladık. Kitap okuyarak kelime dağarcıkları gelişiyor, yazı
farkındalığı oluşuyor, hayal güçleri gelişiyor. Proje sayesinde Dil Gelişimi
kazanımları desteklenmiş oluyor.

   Projemize başladığımız andan itibaren
çocuklarımızın kitap sevgisi arttı, kitap seçimlerinde ilgileri ve heyecanları
gün be gün artarak devam ediyor. Sınıftaki kitap okuma ve okuduğumuzu
yaşatıyoruz etkinlikleri süreçlerinde de ilgili, dikkatli oldukları ve dinleme
becerilerinin geliştiği gözlendi. Farklı bakış açıları ile sosyal ilişkilerini
yorumlamaya başladılar. Ailelerimiz proje başladığı andan itibaren heyecanla ve
sorumluluklarını aksatmadan sürecin içinde yer aldılar. Projeden keyif
aldıklarını ve çocukları ile etkin vakit geçirdiklerini her fırsatta
belirttiler.